Forum Logo  

Geri Git   ForumKalbi.Com > Geri Dönüşüm Kutusu > Konu Düzenleme

Konu Düzenleme Üyelerimiz konularını burada oluşturup foruma son halleriyle taşıdıkları alanımız.


Altın Çağ Misyonu (Dostlar Planı)

Üyelerimiz konularını burada oluşturup foruma son halleriyle taşıdıkları alanımız.


Kullanıcı Etiket Listesi

  
 
LinkBack Seçenekler Görüntüleme stilleri
Alt 25 Şubat 2024, 20:11   #11
Çevrimiçi
WoodStock 🤘☮
 
OkyanusunKalbi kullanıcısının Avatarı
 
Profil ayrıntılarını görüntüleyebilmek için kayıtlı kullanıcı olmanız ve üye hesabınızla oturum açmanız gerekmektedir.
Varsayılan Yanıt: Altın Çağ Misyonu (Dostlar Planı)

DOSTLAR PLANI (Celse 22. 1. 1960) : “Yukardan gelen tesirlerin daha alt düzeye indirilmesine medyumlar da tüm insanlar da dahildir. Ruhtan gelen tesirlerin perispiri ve beyin yoluyla değiştirilerek maddelere etki ettiğini söylemiştim. İnsan vücudunda bulunan her madde insan bedeninden tesir almaktadır. Maddeler de aldıkları bu tesirleri kendi çaplarında daha alt kademelere nakletmektedirler.” (Sayfa: 86)

DOSTLAR PLANI (Celse 8. 4. 1960) : Bir cismi canlıyı insanı güneş sistemini ve evreni incelediğimizde görürüz ki olaylar birbirine bağlıdır ve belirli bir amaca doğru gitmektedir. Gördüğünüz tüm şeyler belirli varlıklar tarafından yönetilmektedir. İnsan bedenindeki her hücre insan ruhuna böceğin hücresi de böcek ruhuna bağlıdır ve onun sorumluluğu altında evrimleşmektedir. Dünyanın ve evrenin evrimiyle ilgilenen varlıklar da vardır. Ayırımsız tüm bu varlıklar tek bir kaynaktan tesir almaktadır o tesire her an muhtaçtırlar. Varlıklara verilmiş yetenekler ve kendi çabalarıyla kazandıkları düzeyler onları ancak belirli bir noktaya kadar götürebilir ancak o düzeyin gereğini yapabilirler. Varlığın evriminin ilk aşamasıyla son aşaması arasında devasa farklar vardır bu gelişme ilhamlarla irşatlarla dinlerle mesajlarla olmaktadır. Ama hepsi de ilk Kaynaktan gelen tesirlerin naklidir varlık o tesir olmadan yok demektir. Bir varlığa gönderilen ilhamların kesilmesi demek onun belirli bir düzeyden yukarı çıkamaması demektir.” (Sayfa: 86-87)

DOSTLAR PLANI (Celse 9. 10. 1959) : “İbadet maddi gailelerden uzaklaşarak maddi olmayan ortamdan tesirler almaya hazırlanmaktır. İnsanlar çok eski çağlardan beri ibadet etmişlerdir ama birçoğu işin esasını anlamamış yalnız şekil üzerinde durmuştur oysa şekil sadece bir ibadet aracıdır. Dinlere bir göz attığınızda ibadet zamanlarının dinlerin evrimiyle çoğaldığını görürsünüz bu da insanların manevi hayatla bağlarını güçlendirdikleri oranda evrimleştiklerini gösterir. Eğer her fırsatta varlığınızın hikmetini Tanrının büyüklüğünü ve manevi dünyadan tesirler almayı düşünebiliyorsanız bu bir ibadettir bunu yapamıyorsanız dinlerin emrettiği ibadeti yapınız. İbadet insanın evrimi için gereklidir ibadeti çoğalttığınızda hem tesirler alabilir hem de dünya işleriyle meşgul olabilirsiniz. Şekle bağlanın ya da bağlanmayın belirtilen koşulları yerine getiriyorsanız ibadetiniz tamamdır.” (Sayfa: 88)

DOSTLAR PLANI (Celse 8. 1. 1960) : “Dezenkarne olmuş bir varlık öte aleme hemen uyum sağlayamaz dünyadaki bağlarını birdenbire koparamaz. Bu bağlar aile bağları olduğu gibi eş dost samimi arkadaş bağları da olabilir. Bu yüzden varlık kendini yalnız hisseder korku içindedir. Kendisiyle ilgili bir şeyler düşünülmesi geçici bağlar kurulması onu sevindirir. Karmaşa devirleri kısa süren ve öte aleme hemen uyum sağlayan varlıklar için bu pek bir şey ifade etmez çünkü o spadyumda birçok varlıkla bağlantıya geçmiştir bile. Dua yoluyla gönderilen tesirler yalnızlık çeken varlığa gidecek ve onu kısmen de olsa teselli edecektir ama diğeri için bu bir şey ifade etmez.” (Sayfa: 89)

DOSTLAR PLANI (Celse 15. 1. 1960) : “Öte aleme geçmiş varlığın yaptığınız dualara ihtiyacı varsa hemen kendisine iletilir eğer dua varlığın öte alemdeki durumuna zarar verecekse kendisine bildirilmez. Kısaca kötü bir dua varlığa bildirilmez iyi dua bildirilir. Öte aleme geçen varlığın yararına olacaksa bazen kötü dua da kendisine bildirilir yani yaptığınız dualar başıboş seyretmezler. Dua dediğiniz şey bir tür tesirdir spadyumda bu tesirleri yönlendiren ve varlıkların evrimiyle ilgilenen görevliler vardır.” (Sayfa: 89)

DOSTLAR PLANI (Celse 15. 4. 1960) : “İnsanlar hangi düzeyde olurlarsa olsunlar çift yönlüdürler yani hem maddi hem de manevi yönleri vardır. Bir insan için her gün yemek yemek nasıl bir ihtiyaçsa manevi tesir almak da öyle bir ihtiyaçtır bu ihtiyaç varlıkların evrim düzeyine göre değişir. Evrim ilerledikçe manevi tesirler de artmaktadır. Türbelere bez bağlamak onlardan dilekte bulunmak elbette yanlıştır dua ve dilek yalnız Allah’a olmalıdır. İstek ve dileklerinizin düzeyi ne kadar yüksek olursa ona yanıt verecek Görevli Plan da o kadar yüksek olur.” (Sayfa: 90)

DOSTLAR PLANI (Celse 16. 10. 1959) : “Dua bir istektir dua bir dilekçedir. Bu dilekçe elbette en küçük makama hitaben verilir oradan da layık olduğu düzeye iletilir. Duanın kabul edilebilmesi için güçlü ve samimi olarak yapılması istenen şeyin varlığa ve diğer varlıkların evrimine engel olmaması gerekir.” (Sayfa: 90)

DOSTLAR PLANI (Celse 13. 11. 1959) : “Beddua etmek karşı tarafa kötü tesirler göndermek demektir. Bu tesirlerin yapacağı etki gönderilen kişinin alıcı yeteneğine bağlıdır. Eğer bedduayla tesir gönderilen kişi gelen tesirlere karşı pasif durumdaysa tesirler işleyecek bir ortam bulmuş demektir bu durumda yapabilecekleri zararı yaparlar. Bedduanın etki edip etmemesi iki faktöre bağlıdır. Birincisi varlığın kendi evrimidir yani gönderilen beddua varlığın evrimine uygunsa etki eder değilse önlenir. İkincisi varlığın evrimlerinden sorumlu olduğu diğer varlıklardır yani beddua varlığın sorumlu olduğu varlıkların felaketine yol açacaksa yine önlenir.” (Sayfa: 90-91)

DOSTLAR PLANI (Celse 1. 7. 1960) : “Din tarafından yasaklanan faiz istismar edilen hatta yardım şeklinde gösterilip karşı tarafın zaafından yararlanarak o kimseye yardımcı olacağı yerde zararı dokunan faiz şeklidir. İhtiyaç içinde kıvranan bir zavallıya yardım elini uzatacak yerde ona yüksek faiz oranıyla borç vermek insanca bir davranış değildir o yardım değil baltalamadır dinlerin yasakladığı faiz işte budur. Faiz hak edilen oranda alınırsa yardım aksi takdirde kötülük olur.” (Sayfa: 91)

DOSTLAR PLANI (Celse 30. 10. 1959) : “Cennet ve cehennem varlıkların verilen süre içinde yaptıkları hareketlerin sonucudur. Kıyamet ise verilen sürenin bitimidir.” (Sayfa: 91)

DOSTLAR PLANI (Celse 25. 9. 1959) : “Allah göklerin ve yerin nurudur.” Bu ayette söylenmek istenen şudur: Allah göklerin ve yerin yaratıcısıdır göklere ve yerlere sürekli tesirler göndermektedir. Fakat daha evvel de söylediğimiz gibi tesirler bir takım istasyonlardan geçmektedir. Bu tesirler doğrudan doğruya Allah’tan gelecek olsaydı ona hiçbir madde ve ruh dayanamazdı. Bu ayetteki nur kelimesi tesir anlamına gelir. Her şeyi yaratan ve idare eden odur tüm evrenlerin yönetim planı birdir.” (Sayfa: 92)

DOSTLAR PLANI (Celse 2. 10. 1959) : “Hayat dediğimiz zaman ruh ve maddenin ortak yaşamını kastetmiş oluruz. Dünya güneşten koptuktan sonra maddi açıdan birçok aşamalar geçirdi. Ve öyle bir an geldi ki bir ruh dünya maddeleriyle ilişkiye geçti ve hayat başladı.” (Sayfa: 94)

DOSTLAR PLANI (Celse 9. 10. 1959) :
“Ruhlar daha önce yaratılmıştı onlara belirli bir zemin hazırlanıyordu. Dünyada su oluştu ve istenen koşullar gerçekleşmeye başladı. Böylece o ruhlar dünyada yaşamaya başladılar.” (Üstte sözü edilen ruhlar dünyaya inmeye aday olan ruhlardır) (Sayfa: 94)

DOSTLAR PLANI (Celse 3. 6. 1960) : “ Güneş sisteminde total bir tesir dengesi vardır. Bu tesir her kitlede bulunmakla birlikte Güneş bunların odağıdır. Tesirler hem Güneş’ten kitlelere hem de kitlelerden Güneş’e yayılırlar ama asıl tesir Güneş’ten gelmektedir.”
(Sayfa: 95)

DOSTLAR PLANI (Celse 8. 1. 1960) : “Güneş sistemini yöneten Yüksek Varlıklar hata yapmazlar çünkü Yüksek Varlıkları yöneten Varlıklar o Varlıkları da yöneten Varlıklar vardır. Hata deyince bilgisizlik yüzünden kitlelerin evrimine engel olmayı ya da evrimin hızını kesmeyi anlıyorum. Bu Yüksek Varlıklar hata yapacak olurlarsa büyük bir kitlenin evrimine engel olurlar bu da kurulan düzene aykırıdır. Demek istiyorum ki o Yüksek Varlıkların Mutlak Bilgiye oranla bilgisizlikleri yoktur ve hata yapılmasına mutlaka engel olunur. Onların görevlerindeki başarı ya da başarısızlığı hata yapmak ve hatadan kurtulmak anlamında düşünmeyiniz onlar anladığınız anlamda hata yapmazlar. Size o varlıkların evrimi hakkında bir şey söyleyemem çünkü o konuda hiçbir bilgiye sahip değilsiniz.” (Sayfa: 95)

DOSTLAR PLANI (Celse 6. 11. 1959) : “Evren kurulmuştur. Bu kuruluşta birçok aşamaların birçok varlıkların evreni meydana getiren maddelerin ve o maddeler üzerinde deneyimler geçiren canlıların rolü vardır. Evrenin kurulmasını emreden Allah’tır. Evren derken sadece sizin yaşadığınız evreni kastetmiyorum. Eski bir celsede başka evrenden de bahsetmiştim. Evren bir gün çözülecek mi diye soranlara her şeyin bir başlangıcı olduğu gibi bir sonu da olacaktır diyorum.” (Sayfa: 95-96)

DOSTLAR PLANI (Celse 3. 9. 1959) : “Evren sandığınız gibi başıboş bırakılmış bir madde topluluğu değildir. Onu yöneten devasa bir varlık grubu vardır ayrıca idare eden bir varlık da vardır. Evren de bir bedendir onu yöneten Üst Varlık da bu evrende deneyimlerini yapıyor. Evrenin dezenkarnasyonu anladığınız şekillerin çok ötesindedir onun dezenkarnasyonu başka şekilde olmaktadır daha fazla şey söylemeye gerek yok çünkü idrakiniz almaz! Bir an gelir ki içinden çıkılmaz bir durum oluşur bu da size bir sıkıntı ve o noktada bir duraklama getirebilir.” (Sayfa: 96)

DOSTLAR PLANI (Celse 16. 10. 1959) : “Melek için dinlerde “mütekamil olarak yaratılmıştır” denir. O zamanki insan düzeyinin bu konuyu kavramaya elverişli olmadığı kavrasa bile faydadan çok zarar getireceği düşünülmüş ve dinlerde anlatıldığı şekliyle aynen kabul edilmesi istenmiştir. Her varlık ulaştığı düzeye Allah’ın izni ve kendi gayreti ile gelir. Melekler de bir evrim silsilesi geçirmiş varlıklardır. Bu varlıkların ille de sizin gibi maddi bir alemde deneyim geçirmesi gerekmez onlar belirli ortamlarda evrimlerini tamamlayarak bulundukları düzeyi hak etmişlerdir. Meleklerle İdareci Mekanizmalar aynı şeydir. Melekler ezelden beri vardı demek onlar Allah’la birlikte vardılar demektir ki böyle bir şey olamaz.” (Sayfa: 96-97)

DOSTLAR PLANI (Celse 22. 1. 1960) : “Yukardan gelen tesirlerin daha alt düzeye indirilmesine medyumlar da tüm insanlar da dahildir. Ruhtan gelen tesirlerin perispiri ve beyin yoluyla değiştirilerek maddelere etki ettiğini söylemiştim. İnsan vücudunda bulunan her madde insan bedeninden tesir almaktadır. Maddeler de aldıkları bu tesirleri kendi çaplarında daha alt kademelere nakletmektedirler.” (Sayfa: 86)

DOSTLAR PLANI (Celse 8. 4. 1960) : Bir cismi canlıyı insanı güneş sistemini ve evreni incelediğimizde görürüz ki olaylar birbirine bağlıdır ve belirli bir amaca doğru gitmektedir. Gördüğünüz tüm şeyler belirli varlıklar tarafından yönetilmektedir. İnsan bedenindeki her hücre insan ruhuna böceğin hücresi de böcek ruhuna bağlıdır ve onun sorumluluğu altında evrimleşmektedir. Dünyanın ve evrenin evrimiyle ilgilenen varlıklar da vardır. Ayırımsız tüm bu varlıklar tek bir kaynaktan tesir almaktadır o tesire her an muhtaçtırlar. Varlıklara verilmiş yetenekler ve kendi çabalarıyla kazandıkları düzeyler onları ancak belirli bir noktaya kadar götürebilir ancak o düzeyin gereğini yapabilirler. Varlığın evriminin ilk aşamasıyla son aşaması arasında devasa farklar vardır bu gelişme ilhamlarla irşatlarla dinlerle mesajlarla olmaktadır. Ama hepsi de ilk Kaynaktan gelen tesirlerin naklidir varlık o tesir olmadan yok demektir. Bir varlığa gönderilen ilhamların kesilmesi demek onun belirli bir düzeyden yukarı çıkamaması demektir.” (Sayfa: 86-87)

DOSTLAR PLANI (Celse 9. 10. 1959) : “İbadet maddi gailelerden uzaklaşarak maddi olmayan ortamdan tesirler almaya hazırlanmaktır. İnsanlar çok eski çağlardan beri ibadet etmişlerdir ama birçoğu işin esasını anlamamış yalnız şekil üzerinde durmuştur oysa şekil sadece bir ibadet aracıdır. Dinlere bir göz attığınızda ibadet zamanlarının dinlerin evrimiyle çoğaldığını görürsünüz bu da insanların manevi hayatla bağlarını güçlendirdikleri oranda evrimleştiklerini gösterir. Eğer her fırsatta varlığınızın hikmetini Tanrının büyüklüğünü ve manevi dünyadan tesirler almayı düşünebiliyorsanız bu bir ibadettir bunu yapamıyorsanız dinlerin emrettiği ibadeti yapınız. İbadet insanın evrimi için gereklidir ibadeti çoğalttığınızda hem tesirler alabilir hem de dünya işleriyle meşgul olabilirsiniz. Şekle bağlanın ya da bağlanmayın belirtilen koşulları yerine getiriyorsanız ibadetiniz tamamdır.” (Sayfa: 88)

DOSTLAR PLANI (Celse 8. 1. 1960) : “Dezenkarne olmuş bir varlık öte aleme hemen uyum sağlayamaz dünyadaki bağlarını birdenbire koparamaz. Bu bağlar aile bağları olduğu gibi eş dost samimi arkadaş bağları da olabilir. Bu yüzden varlık kendini yalnız hisseder korku içindedir. Kendisiyle ilgili bir şeyler düşünülmesi geçici bağlar kurulması onu sevindirir. Karmaşa devirleri kısa süren ve öte aleme hemen uyum sağlayan varlıklar için bu pek bir şey ifade etmez çünkü o spadyumda birçok varlıkla bağlantıya geçmiştir bile. Dua yoluyla gönderilen tesirler yalnızlık çeken varlığa gidecek ve onu kısmen de olsa teselli edecektir ama diğeri için bu bir şey ifade etmez.” (Sayfa: 89)

DOSTLAR PLANI (Celse 15. 1. 1960) : “Öte aleme geçmiş varlığın yaptığınız dualara ihtiyacı varsa hemen kendisine iletilir eğer dua varlığın öte alemdeki durumuna zarar verecekse kendisine bildirilmez. Kısaca kötü bir dua varlığa bildirilmez iyi dua bildirilir. Öte aleme geçen varlığın yararına olacaksa bazen kötü dua da kendisine bildirilir yani yaptığınız dualar başıboş seyretmezler. Dua dediğiniz şey bir tür tesirdir spadyumda bu tesirleri yönlendiren ve varlıkların evrimiyle ilgilenen görevliler vardır.” (Sayfa: 89)

DOSTLAR PLANI (Celse 15. 4. 1960) : “İnsanlar hangi düzeyde olurlarsa olsunlar çift yönlüdürler yani hem maddi hem de manevi yönleri vardır. Bir insan için her gün yemek yemek nasıl bir ihtiyaçsa manevi tesir almak da öyle bir ihtiyaçtır bu ihtiyaç varlıkların evrim düzeyine göre değişir. Evrim ilerledikçe manevi tesirler de artmaktadır. Türbelere bez bağlamak onlardan dilekte bulunmak elbette yanlıştır dua ve dilek yalnız Allah’a olmalıdır. İstek ve dileklerinizin düzeyi ne kadar yüksek olursa ona yanıt verecek Görevli Plan da o kadar yüksek olur.” (Sayfa: 90)

DOSTLAR PLANI (Celse 16. 10. 1959) : “Dua bir istektir dua bir dilekçedir. Bu dilekçe elbette en küçük makama hitaben verilir oradan da layık olduğu düzeye iletilir. Duanın kabul edilebilmesi için güçlü ve samimi olarak yapılması istenen şeyin varlığa ve diğer varlıkların evrimine engel olmaması gerekir.” (Sayfa: 90)

DOSTLAR PLANI (Celse 13. 11. 1959) : “Beddua etmek karşı tarafa kötü tesirler göndermek demektir. Bu tesirlerin yapacağı etki gönderilen kişinin alıcı yeteneğine bağlıdır. Eğer bedduayla tesir gönderilen kişi gelen tesirlere karşı pasif durumdaysa tesirler işleyecek bir ortam bulmuş demektir bu durumda yapabilecekleri zararı yaparlar. Bedduanın etki edip etmemesi iki faktöre bağlıdır. Birincisi varlığın kendi evrimidir yani gönderilen beddua varlığın evrimine uygunsa etki eder değilse önlenir. İkincisi varlığın evrimlerinden sorumlu olduğu diğer varlıklardır yani beddua varlığın sorumlu olduğu varlıkların felaketine yol açacaksa yine önlenir.” (Sayfa: 90-91)

DOSTLAR PLANI (Celse 1. 7. 1960) : “Din tarafından yasaklanan faiz istismar edilen hatta yardım şeklinde gösterilip karşı tarafın zaafından yararlanarak o kimseye yardımcı olacağı yerde zararı dokunan faiz şeklidir. İhtiyaç içinde kıvranan bir zavallıya yardım elini uzatacak yerde ona yüksek faiz oranıyla borç vermek insanca bir davranış değildir o yardım değil baltalamadır dinlerin yasakladığı faiz işte budur. Faiz hak edilen oranda alınırsa yardım aksi takdirde kötülük olur.” (Sayfa: 91)

DOSTLAR PLANI (Celse 30. 10. 1959) : “Cennet ve cehennem varlıkların verilen süre içinde yaptıkları hareketlerin sonucudur. Kıyamet ise verilen sürenin bitimidir.” (Sayfa: 91)

DOSTLAR PLANI (Celse 25. 9. 1959) : “Allah göklerin ve yerin nurudur.” Bu ayette söylenmek istenen şudur: Allah göklerin ve yerin yaratıcısıdır göklere ve yerlere sürekli tesirler göndermektedir. Fakat daha evvel de söylediğimiz gibi tesirler bir takım istasyonlardan geçmektedir. Bu tesirler doğrudan doğruya Allah’tan gelecek olsaydı ona hiçbir madde ve ruh dayanamazdı. Bu ayetteki nur kelimesi tesir anlamına gelir. Her şeyi yaratan ve idare eden odur tüm evrenlerin yönetim planı birdir.” (Sayfa: 92)

DOSTLAR PLANI (Celse 2. 10. 1959) : “Hayat dediğimiz zaman ruh ve maddenin ortak yaşamını kastetmiş oluruz. Dünya güneşten koptuktan sonra maddi açıdan birçok aşamalar geçirdi. Ve öyle bir an geldi ki bir ruh dünya maddeleriyle ilişkiye geçti ve hayat başladı.” (Sayfa: 94)

DOSTLAR PLANI (Celse 9. 10. 1959) :
“Ruhlar daha önce yaratılmıştı onlara belirli bir zemin hazırlanıyordu. Dünyada su oluştu ve istenen koşullar gerçekleşmeye başladı. Böylece o ruhlar dünyada yaşamaya başladılar.” (Üstte sözü edilen ruhlar dünyaya inmeye aday olan ruhlardır) (Sayfa: 94)

DOSTLAR PLANI (Celse 3. 6. 1960) : “ Güneş sisteminde total bir tesir dengesi vardır. Bu tesir her kitlede bulunmakla birlikte Güneş bunların odağıdır. Tesirler hem Güneş’ten kitlelere hem de kitlelerden Güneş’e yayılırlar ama asıl tesir Güneş’ten gelmektedir.”
(Sayfa: 95)

DOSTLAR PLANI (Celse 8. 1. 1960) : “Güneş sistemini yöneten Yüksek Varlıklar hata yapmazlar çünkü Yüksek Varlıkları yöneten Varlıklar o Varlıkları da yöneten Varlıklar vardır. Hata deyince bilgisizlik yüzünden kitlelerin evrimine engel olmayı ya da evrimin hızını kesmeyi anlıyorum. Bu Yüksek Varlıklar hata yapacak olurlarsa büyük bir kitlenin evrimine engel olurlar bu da kurulan düzene aykırıdır. Demek istiyorum ki o Yüksek Varlıkların Mutlak Bilgiye oranla bilgisizlikleri yoktur ve hata yapılmasına mutlaka engel olunur. Onların görevlerindeki başarı ya da başarısızlığı hata yapmak ve hatadan kurtulmak anlamında düşünmeyiniz onlar anladığınız anlamda hata yapmazlar. Size o varlıkların evrimi hakkında bir şey söyleyemem çünkü o konuda hiçbir bilgiye sahip değilsiniz.” (Sayfa: 95)

DOSTLAR PLANI (Celse 6. 11. 1959) : “Evren kurulmuştur. Bu kuruluşta birçok aşamaların birçok varlıkların evreni meydana getiren maddelerin ve o maddeler üzerinde deneyimler geçiren canlıların rolü vardır. Evrenin kurulmasını emreden Allah’tır. Evren derken sadece sizin yaşadığınız evreni kastetmiyorum. Eski bir celsede başka evrenden de bahsetmiştim. Evren bir gün çözülecek mi diye soranlara her şeyin bir başlangıcı olduğu gibi bir sonu da olacaktır diyorum.” (Sayfa: 95-96)

DOSTLAR PLANI (Celse 3. 9. 1959) : “Evren sandığınız gibi başıboş bırakılmış bir madde topluluğu değildir. Onu yöneten devasa bir varlık grubu vardır ayrıca idare eden bir varlık da vardır. Evren de bir bedendir onu yöneten Üst Varlık da bu evrende deneyimlerini yapıyor. Evrenin dezenkarnasyonu anladığınız şekillerin çok ötesindedir onun dezenkarnasyonu başka şekilde olmaktadır daha fazla şey söylemeye gerek yok çünkü idrakiniz almaz! Bir an gelir ki içinden çıkılmaz bir durum oluşur bu da size bir sıkıntı ve o noktada bir duraklama getirebilir.” (Sayfa: 96)

DOSTLAR PLANI (Celse 16. 10. 1959) : “Melek için dinlerde “mütekamil olarak yaratılmıştır” denir. O zamanki insan düzeyinin bu konuyu kavramaya elverişli olmadığı kavrasa bile faydadan çok zarar getireceği düşünülmüş ve dinlerde anlatıldığı şekliyle aynen kabul edilmesi istenmiştir. Her varlık ulaştığı düzeye Allah’ın izni ve kendi gayreti ile gelir. Melekler de bir evrim silsilesi geçirmiş varlıklardır. Bu varlıkların ille de sizin gibi maddi bir alemde deneyim geçirmesi gerekmez onlar belirli ortamlarda evrimlerini tamamlayarak bulundukları düzeyi hak etmişlerdir. Meleklerle İdareci Mekanizmalar aynı şeydir. Melekler ezelden beri vardı demek onlar Allah’la birlikte vardılar demektir ki böyle bir şey olamaz.” (Sayfa: 96-97)

__________________

 
  

İçeriği Sosyalleştir

Etiketler
altın, Çağ, dostlar, misyonu, planı


Şu anda bu konuyu görüntüleyen etkin kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 konuk)
 
Seçenekler
Görüntüleme stilleri

Gönderme Kuralları
Konu açma yetkiniz yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti ekleme yetkiniz yok
Mesaj düzenleme yetkiniz yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık



Forum saati; Türkiye'ye göre ayarlanmış olup, şu an saat: 09:52.

Forum Yasal Uyarı
Powered by vBulletin® Version 3.8.11
Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions Inc.

ForumKalbi, lisanslı vBulletin® kullanmaktadır.

ForumKalbi.Com; 5651 sayılı kanun uyarınca yer sağlayıcı niteliğini haiz bir genel forum sitesidir. Sitemizde yapılan paylaşımlar, moderasyon ekibimizin onayına dahil olmadan direkt yayınlanmaktadır. 5237 sayılı TCK (Türk Ceza Kanunu) ve 5651 Sayılı Kanun'un ilgili maddelerini ihlal eden kişilerin IP adresi ve sair kişisel verileri işlenmekte; yetkili merci tarafından müzekkere (Resmi Üst Yazı), tarafımıza tanzim edildiği takdirde paylaşılacaktır. Hukuka aykırı bir içerik paylaşımının olduğunu düşündüğünüz mesaj, konu ya da görseli içeren forum gönderilerini; İLETİŞİM bağlantısındaki formu doldurarak iletebilirsiniz. 48 saat içerisinde mevcut şikâyetiniz üzerinden tarafınıza ulaşılacak, gerekli işlemler tesis edilecektir.